Reklam
Reklam
Erdoğan ERKAYMAZ

Erdoğan ERKAYMAZ

dogusofsetayancik@hotmail.com

TANZİM SATIŞ ÇÖZÜM MÜ?

18 Şubat 2019 - 13:57

Son günlerde gündemimize oturan kelime ‘’Tanzim’’ ne demek? Derseniz Arapça kökenli olup, düzenleme derleme anlamına gelir. Hukukta, Emlak’ta ve gündelik hayatta kullanımları mevcuttur. Buna göre ‘’Tanzim Satışlar’’ için, fiyatları kontrol altına almak ya da düzenlemek adına yapılan satışlar denilebilir. Hükümetin, sebze meyve fiyatlarının önüne geçmek için tanzim satışlarına geçti…

 

 

Pazar fiyatlarının artması ve Ocak ayında açıklanan gıda enflasyonundaki yükseliş sonrası Hükümet tanzim satış noktaları faaliyetine geçti. Vatandaşlar ucuza sebze ve meyve almak için saatlerce kuyrukta bekliyor. Uygulamadan memnun olan da var şikayet eden de var. Uzamanlar konu hakkında tanzim satışta maliyetten daha ucuz sebze satınca faturası yine halka çıkacak deniyor. Konuyla ilgili, manav ve pazarcı esnafı da; ‘’Aynı şartlarla bize versinler bizde ucuza satarız. Nakliye yok, kira yok, vergi yok, işçilik yok…’’ diyorlar.

 

 

Yaşadığım coğrafya da tanzim satış yok ama  TV’lerde izliyor gazetelerde okuyor fotoğraflar görüyoruz. Kuyruklar var, kuyruktakiler, yoksul insanlar… Hiç kimse iki kilo soğan, domates, hıyar almak için kuyrukta üşümekten mutlu olmaz. İşin ilginç yanı ise; kendilerini bu hale düşürenlerden hayranlık duyuyor olması. Onlara TV’lerinden, 16 yıllık Milli Eğitimin tornasından geçenler, aynı ideolojik bombardımana maruz kalmış aynı gemide olduklarını zannedenler. Kuyrukta bekleyenler ve memleketin bu günlere gelmesinde şu ya da bu ölçüde katkısı olanlar oh olsunu hak etmiyorlar.

 

 

Bu günlere nasıl mı geldik. 17 yıllık iktidar, yüksek faizle Türkiye’yi yabancılara soydurup, borç bulup yedi, yedirdi, gıda ithalatı bağımlı yaptı. Eskiden kurulmuş Tarım Kredi Kooperatifleri ile Köy kalkınma Kooperatifleri desteksiz bıraktı. Tarım kesiminde üretici üretimine küstü. Üretici ile dağıtıcı zincirinin: Haldeki komisyoncu, toptancı, bölgenin tüccarı, semtin pazarcısı bir araya getirebilen ve ‘’Dünya ile rekabet edebilir, mukayeseli üstünlüğe sahip kaliteli organik üretimim yapacak ‘’örgütlenmeler, birlikler, yol gösterici iş ortakları, modeller kuramadı hatta devletin başındaki sorununu dile getiren çiftçiyi ‘’ Al ananı al da git’’ diyerek azarladı…

 

2004 yılından bu yana tarım alanlarımız 3-4 milyon hektar azalmıştır. Bu alan Belçika’nın yüzölçümünden fazla bir alana karşılık gelmektedir. Çiftçinin üretiminden vazgeçmesinin en önemli nedeni girdi fiyatlarındaki artışın, ürün fiyatlarının çok üzerinde artması ve kör edemeyişidir. Gıda fiyatlarının artışı ile ilgili olarak yapılması gereken, öncelikle sorunun doğru olarak saptanıp, bu sorunu giderici, kalıcı çözümler üretilmesi, üretim artışını sağlayacak, çiftçilerin karlı üretim yapmasını mümkün kılacak politikaların gecikmeksizin uygulamaya konulması gereklidir.

 

 

Tanzim satışlarındaki bilinen gerçek şudur, tanzim satış gibi palyatif çözümlerle ekonomik krize pansuman yapılma girişimi: ‘’ Yerel Seçim’’ öncesi popülist bir seçim malzemesidir. Bu çaba gıda enflasyonunu da dizginlemeyecektir. Tarımın sorunu çözülmeden ülke vatandaşı ucuza ne sebze ne de meyve yiyebilir. Kısaca; ‘’ Küresel iklim değişikliğinden tutun doğru tarımsal destekler, bilinçli sulama, bilinçli gübreleme gibi buna köylünün umudunu keserek umutlarını kentlerde araması gibi toplumsal sorunları da unutmamak gerekir.

 

Sevgi ile Kalın

Erdoğan Erkaymaz

Bu yazı 44211 defa okunmuştur.