KÖYLÜYÜ DÖVDÜLER ZEYTİNİ SÖKTÜLER

Manisa’nın Soma ilçesi Yırca mahallesinde, Kolin Grubu tarafından termik santral yapılacak bölgedeki zeytin ağaçların kesilmesi için nöbet tutan köylülere Danıştay’dan yürütme kararı geldi. Ama ne zaman sabah 06.00 da şirketin iş makineleri 6 bin ağacı kestikten sonra…  Hatta basından izlediğimiz kadarıyla güvenlik görevlileri tarafından köylülerin kelepçelenip hatta dövüldüğünü de izledik.

 

Para hırsı, iktidar hırsı bu kadar mı insanın gözlerini kör edebilir. Hep iktidar destekli özel firmalar toprakları, ağaçları kesip yağmalayıp, yöre halkını zulüm etsin. Böyle bir rezalet hangi ülkede yaşanabilir? Artık bu tip yaşanan olaylar bizim ülkemizde normal oldu. Hele hele özel güvenlikçilerin halka saldırması olacak şey değil… 6 bin zeytin ağacı… Yıkan, sökenler ömründe bir dip ağaç dikmişler mi?

 

Bayramda Midilli adasındaydım adada her yerde zeytin ağacı, öğrendim 14 milyon dip zeytin ağacı… Hepsi kayıt altında ve gözü gibi bakıyorlar. 6 bin dip zeytin ağacını üzerinde ürünleri varken iş makineleriyle kırıp döküyorlar, sökme makineleriyle bir başka yere taşıma akıllarından dahi geçmiyor. Nedir bu çevre duyarsızlığı; Karadeniz’in her deresine hes’ler, ülkemizin cennet köşelerine termikler bu ne çevre düşmanlığı…

 

Zeytin uzun ömürlü bir ağaçtır, yaklaşık 2 bin yıl kadar yaşayabiliyor. Zeytin dayanıklılığın sembolüdür. Doğan zeytinyağlı dermokozmatik ürünler cildimize kimyasal kalıntılar bırakmadığından dünyada kullanımı giderek artmaktadır. Dünya zeytin üretici ülkeler arasında ağaç varlığı açısından ülkemiz 4.cü alan açısından 6. Sırada yer almaktadır. Sofralık zeytin üretiminde İspanya’dan sonra ikinci sırada yer almaktayız. Derler ki; Egeli bir insan için zeytin namustur. Dededen, babadan gelen zeytinlikler asla satılmaz. Nesilden nesile aktarılır. Bilir ki zeytinlik onun ekmeğidir, güvencesidir. Yırca köylünün ekmeği elinden alınmış yetkililer seyretmiştir.

 

Son yıllarda yapılan; havayı kirleten çevre düşmanı ucuz demode teknolojiler peşinden gitmek. Ülke yaşayanını nefessiz kalıp yok olmasına katkı sağlanması için daha çok ağaç kesmeliyiz. Birileri kazansın diğerleri yok olsun olayıdır. Oysa Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kamu spotunda televizyonlarda neler gösteriliyordu. Bu gidişe sizde dur diyin! Ülkemizde, yeterince uygun alan var. Binalar, tarım alanlarına değil, imara uygun alanlara yapılmalı. Tarım alanlarına yapılacak tarım dışı faaliyetlere ruhsat verilmeyeceğini kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız. Bu yapılan ne? Yetkililere koskoca AYIP.

 

Gerçi yönetenlerin fıtratında var. Gezi parkı-3.köprü ve havaalanı için “Kuzey Ormanları” –Validebağ korusu- Karadeniz ve derelere yapılan Hes’ler- Belgrat ormanlarının imara açılması… Gibi gibi. Muazzez İlmiye Çığ’ın bir sözü aklıma geliyor. “Batılılar Afrika’yı kazıdılar kazıdılar, bize dönüp; bunlar aç yardım edin. Diyorlar… Şimdide bizi kazıdılar. “ Siyasetlerini yüce dinimizden eksik etmeyenlere, peygamberimizin bir sözünü hatırlatmak istiyorum “Kıyamet gününde bile olsanız elinizdeki fidanı dikin”

 

Dünya lideri olan ülkemizde; memleket çöl olsa ne olur. Sanayiyi bitirdik, Cumhuriyetimizin oluşturduğu tüm kurumlarımız satıldı. Gelir dağılımımız uçurum Ak gelirliler aldı başını tutabilene aşk olsun. Eğitimimiz yerle bir olmuş varsa yoksa imam hatip nasılsa işçi ölümlerin önüne geçemiyoruz dünya birincisiyiz. Danıştay yürütmeyi durdurma kararı vermiş, Aksaray içinde hukuk kararı varmış kaçak inşaat diye yazıyor çiziyorlar durmak yok yola devam… Göllerimiz, derelerimiz, topraklarımız ağaçlarımız yağmalanıyor.

Sevgi İle Kalın…