Ne Saraymış Be...

İsrafın kelime anlamı; lüzumsuz yere harcama yapmak, ihtiyaçtan fazla tüketmek, saçıp savurmaktır. Yine, sınırı aşan, aşırılık yapan, dengesiz harcama yapana da müsrif denilmekte. Yine israfın diğer bir anlamı savurganlıktır. Dinimiz İslamiyet’te israf tavsiye etmemiştir, hatta haramdır. Haram da günahtır. Sanırım kimsede günah işlemek istemez.

 

Günümüz modern yaşamın getirdiği en büyük açmazlardan biri olan sınırsız harcama ve tüketim çılgınlığıdır. Geliri günümüzde lüks sayılabilecek pek çok eşya artık zaruri ihtiyaç olarak gösterilmekte. Günümüz insanları ölçüsüz ve dengesiz harcamalarda bulunmak, bilinçsizce tüketmek yarışına girmişlerdir. Bu tip girişimleri ülke yöneten liderler yapıyorsa, dünyada gülünç duruma gelmişse o ülke insanı ciddi yaralar, üzer…

 

Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen inşa edilen 1 milyar 370 milyon TL’lik “AKSARAY” ülkemizde büyük tartışma yaratıp gündemimize oturmuştur. Bir doğal koruma alanına yapılan saray için “Güçleri yetiyorsa, yıksınlar sarayı” diye de konuşulmuş, yazılıp çizilmişti. Bu sarayın yapımı dış basında da konuşulup, Almanya, İngiltere ve Amerika basınının da kimi zamanda “Ti” ye olan yazılar yayınlanmıştır.

 

Başbakanlıktan yapılan “Aksaray” Savunmasında; “ Türkiye büyümektedir. Ülkemiz dünyada hak ettiği yeri hızla alırken temsil ve hizmet imkânlarının aynı şekilde büyümesinden ve milletimize layık standartlara ulaşmasından kimse rahatsız olmamalıdır.” Denmiştir. Eğer binalarla saygınlık sağlanıyorsa vay halimize… İhsan Eliaçık’ın cevabını paylaşmak istiyorum “ Cumhurbaşkanlığı sarayı için bunu Cumhurbaşkanı kendi parasıyla yapmışsa bu israftır, haramdır. Devletin imkânlarıyla yapıldı ise haydutluktur, soygundur.”

 

Çağdışı teknolojilerin uygulanma alanları olan maden ocaklarımızda toplu katliamlar olurken, şantiyelerimiz ölüm makinalarına dönüşmüşken, senden benden toplanan vergilerle, caka satıp, havayla, gösterişle, abartıyla saraylar yapılmamalı. Telekom, Tekel, Petkim, Tüpraş, Erdemir, Cimanlar, Tersaneler, Seha, Ormanlar, Dereler satıldı. Sanırım karşılığı bu oldu. Allahları var şunu da dediler; “Türkiye Cumhuriyetinin Demirbaşı”dır.

 

En son olarak Mimarlar Odası Ankara Şubesi başkanı Tezcan KARAKUŞ CANDAN, Cumhurbaşkanlığı sarayına ilişkin “Kamuoyuna gerçek bilgi vermiyorlar, 5.’inci İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararı devam ediyor. “Kaçak Saray’ın usulüne uygun yapıldığı iddiaları gerçek dışıdır. Kaçak Saray halen kaçaktır.”

 

Bu saray hakkında yazımı sonlarken Emre KONGAR’ın Cumhuriyetteki yazısını paylaşmak istiyorum. KAÇAK SARAY NEYİN SİMGESİDİR? Cumhuriyetin… Halkın… Milletin… Devletin… Adaletin… Cumhurbaşkanlığının… Siyasi iktidarın… Bürokrasinin… AKP’nin… Rejimin… Hukuksuzluğun… Vahşi Kapitalizmin… Emperyalizmin… Feodalizmin… Orta doğuluğunun… Azgelişmişliğin… Popilizmin… Otoriterliğin… Baskının… Ceberutluğun… Yozlaşmanın… Soygunun… Yağmanın… Talanın… Betonlaşmanın… Doğa katliamının… Yeşil karşıtlığının… Atatürk karşıtlığının… İhtişamın… Görmemişliğin… İsrafın… Hesap bilmezliğin… Cehaletin… Sonradan görmeliğin… İhtirasın… Haddini bilmezliğin… Çöküşün… Halkan kopukluğun… Yabancılaşmanın… Hepsinin… Hiçbirinin… “Doğru yanıtı bulanlar arasında yapılacak çekilişte kazanana Kaçak Saray’ın çerçeveli bir fotoğrafı verilecektir!”