Reklam
Reklam
Adil YILDIZ

Adil YILDIZ

adilyildiz@mimmedya.net

6.CI SİNOP TANITIM GÜNLERİ ARDINDAN ‘’Merhaba hemşerim…’’

06 Kasım 2019 - 09:31

İstanbul demek Türkiye demek, İstanbul demek medeniyet demek, İstanbul demek ekonomi demek, İstanbul’dan yükselen ses dünya demek.

Anadolu demek ‘’ANA’’demek çocuğunu besleyen, büyüten, yetiştiren ve üzerinde titreyen kişi demek.

Anadolu olmasa İstanbul beslenemez, bir damarı kesik demek. İstanbul’u besleyen damarlardan birkaç damarı eksik demek.

İkisi bir araya gelince güç demek.

Bu durum tespitinden sonra bundan 10 yıl önce başlayan’’Tanıtım’’Günleri Anadolu’da fındığını kırmaya çalışan kentler için bulunmayan bir nimet anlamına geldi.

Bu nimet kapısını fırsata çevirmek ilini tanıtmak, kültürünü yansıtmak, folklorunu anlatmak, yemeğini tattırmak, insanını anlatmak için, bulunmaz bir fırsat olarak gören şehirler çok emek vererek İstanbul’da yaşayan hemşerileri ile buluşmak, hasret gidermek, aidiyet duygusunu geliştirmek, ilin insanı ile iki sohbet yapmak. Doğduğu kent ile doyduğu kenti harmanlamak için etkinlik alanlarına koşuyorlar.

Aidiyet duygusu; İçgüdüsel olarak ‘’birlik ve beraberlik’’içinde yaşamaya, toplumsallaşmaya sosyalleşirler zorlayan duygu da ‘’dürtülerin’’bir tezahürü ve dışa vurumudur.

Birbirini hiç tanımayan, birbirleriyle en ufak bir ilişkisi bile olmayan hatta birbirleri ile yüzlerce kilometre uzakta yaşayan insanlar, aidiyet duyguları doğrultusunda birbirleri ile’’aidiyet bağları’’kurarlar ve bu şekilde ‘’sosyal’’leşirler.’’Aidiyet duygusu’’dediğimiz duygusallıkta birbirlerini tanımayan ama aynı veya benzer’’duygu düşünce ve fikirler’’paylaşan insanların benzer’’davranışlar’’,psikolojisinin bir tanımlamasıdır.

Bu duygu ve düşünceler hemşeri bağlılığını doğuruyor. Kısacası ‘’aidiyet duygusu’’nun birbirini tanımayan insanların toplumsallaşabilmesi üzerinde çok büyük etkisi vardır ve bu duygu sayesinde de birbirinden bağımsız insanlar arasında’’ortak nokta’’lar oluşur. Bu nedenle de ‘’ortak nokta’’ları olmayan insanların bir araya gelmesi, aralarında ‘’gönül bağı’’kurabilmeleri kesinlikle olanaksızdır.

Etkinlik yapmak çok zordur. İlin tanıtımı için tüm ilin tüm katmanların devreye girmesi gerekir.Biri olmaz ise bir tarafı eksik kalır.Emek demek,özveri demek.zaman demek..

Evinden ,ailenden uzak kalmak demek,Para demek..Organizasyon demek.

Önemli olan ‘’Organizasyon yapmak değilidir, önemli olan organize olabilmektir.

Bu sene 6 cısını gerçekleştirilen Sinop Tanıtım günleri dün akşam sona erdi.

Kimilerine göre ‘’Cadır’’’ da  Sinop mu tanıtılr!! Kimine göre siyasilerin Show yaptığı yer! Kimine göre orijinal yemekler Sinop’a ait değil!En önemlisi ise; Kimine göre kulp takma hastalığıdır.…Dünya var olduğu sürece bu hastalıklı beyin yapılı insanlar hep vardı ve var olacaktır.Fazlada takılmamak gerekir.Bunun önüne geçilmesi mümkün değildir…Bu düşünce yapısı içinde olanlar için ben derim ki;’’Bir insanı sevmeyi bilmeyen memleket sevmeyi bilmezmiş…’’

Toplumun içinde siyaset hep vardır ve olacaktır. Her siyasetçide kalabalık ortamları sever. Çünkü var olmalarının nedeni Cumhur’dur. Bundan daha doğal bir şey olamaz ve olmamalıda.

Asıl fotoğrafın büyük tarafına bakmak lazım. Kalbimdeki iki kişilik bir şehir ve sesleniyorum sana:’’Merhaba hemşerim…’

Merhaba ile başlayan her söz tanışmanın birinci aşamasıdır. O kadar çok kişi merhaba dedi ki, o kadar insan yıllarca görmediği arkadaşına sarıldı, hasretlikler sona erdi.

Kendi köyünden ,kasabasından,şehrinden ayrı kalmanın özlemi ile koşarak geldiler Yenikapı Sinop Tanıtım günlerine..

Doğdukları, büyüdükleri memleketin havasını aldılar. Gözleri ışıl ışıldı gelen ziyaretçilerin.Kendinden bir parca gördüler her gezdikleri stantlarda.İlçeyi yönetenlere sarıldılar fırsat buldukça dertlerini anlattılar..Sarılıp özlemlerini bir nebzede olsa giderdiler.

Hani derler ki;’’Sığındığın gönül,memleketindir.Her Sinop’lu kendine ait bir şeyler bularak 4 gün boyunca Yenikapı’ya koştu..

 

Emek ve özveri

İlin tanıtımını yapabilmek çok emektir, özveridir. Her il bunu başaramadı. Yapmak istediler yapamadılar. Teşkilatlanmak gerek. Biz Sinoplular tanıtım için 6 kere vitrine çıktık şükür ki bu zamana kadar hiç başımız önde terk etmedik. Biz kendi kavgamızı da Sinop Ailesi olarak içimizde yapabiliriz. Ancak vitrine çıktığımızda herkes elini taşı altına koyarak çalışma yapar. Bunu en iyi şekilde uygulamış ve başarmış bir ilin çocuklarıyız… Bizler ‘’Kol kırılır, yen içinde kalır’’ anlayışını daha da geliştirmeliyiz ki o zaman çıkan çatlak sesleri de susturabiliriz. Herşey tecrübe. Tecrübe satın alınamayacak kadar pahalıdır. Sinoplular bu işi iyi yapıyorlar söylemlerini duydum, gördüm ve yaşadım.

Şimdi bu yazıyı okuyanların içinden ama ları duyar gibiyim!! Dedik ya ben fotoğrafın büyük tarafına bakıyorum diye.

Ne zaman bu kadar bu etkinlikler sayesinde Ulusal Medya da yer alabiliyoruz. Bu kadar medya da yer almanın bedelini ben çok iyi bilenlerdenim. O zaman doğru iş yapmışız demektir.

O kadar orta ölçekli esnafımız aylarca emek vererek hazırladıkları memlekete ait ürünleri ekonomiye çevirmeleri, memleketlerine güler yüzle gitmelerinin bir karşılığı varımıdır?

Ayancık, Boyabat panayırlarının İstanbul hattı olarak ta değerlendirebiliriz. Bundan da yanlış anlaşma çıkarılmasın. Daha organize ve İstanbul’da çok katılımcı olması ve yazımın başında da belirttiğim gibi İstanbul ekonominin de başkenti.

Bu organizasyonlarda kaybeden sadece hasetlik içinde olanlardır. Kazanı ise tüm Sinoplulardır.

Şimdi hasat toplama zamanı.

 Evet biz mutluyuz. Evet biz Vatanına ve milletine bağlı insanlarız. Bizim kentimizden vatan hayini çıkmaz ve çıkmasına da fırsat vermeyiz. Bayrağına ve ezanına sahip insanlarız. O kadar ki en büyük markası’’İnsan’’ınıdır söylemi bizler için slogan olabilecek kadar algıyı tüm insanlar üzerine serpiştirmişiz.

Bir gerçeği bilmemiz gerekmektedir. Bu kadar yorgunluğun sonucunda Siyasilerden talep kar olmayı becerebilen yönetilenler tarafında değilse yönetenler tarafında olmak için var gücümüz ile kulis çalışmalarına başlamamız gerekmektedir.

Daha çok yönetenler tarafında olursak, daha çok memleketlimize ve memleketimize hizmet ederiz.

Doğru zaman doğru mekan anlayışı ile birlikte Yenikapı adı üzerinde Sinoplulara Yeni-kapı’lar açacaktır.

Bu sene Tanıtım günleri etkinliğine ev sahipliği yapan SİNDEF ve SİYAD genel başkanları Hasan Dalkıran ve Mehmet Kuru kardeşlerime ve kurdukları ekiplerine çok teşekkür ederim.

Emeği geçen tüm hemşerilerime sonsuz şükranlarımı sunarım.İnsanoğlu bakmak yerine görmeyi becerebilirse işte o zaman fotoğraf daha net ortaya çıkabilir.

Tüm etkinlikler sancılı doğum gibidir. Anne çocuğunu kucağına alıncaya kadardır sancısı, kucağına çocuğunu aldığında tüm sancıları gider. Dün akşamda saat 22.’de tüm sancılar geçti gitti. Şimdi muhasebesini iyi yaparak seneye düzenlenecek etkinliği daha yukarıya çıkarmak için çalışmaya devam.

Mutlu Kent Sinop İstanbul’da sloganı ile geldiler, şimdi yola çıktılar. Biz istanbul’da yaşayan hemşerileriniz olarak öksüz kaldık. Tüm Sinoplular adına yaşadıklarınız için teşekkürler Sinop Ailesi…

Bizler Sinop partisi ve kocaman Sinop ailesiyiz. O zaman’’Merhaba hemşerim’’ ile başlamak gerek.

 

ADİL YILDIZ

4/11/2019

İSTANBUL

Bu yazı 3372 defa okunmuştur.